27 Kasım 2005

.muasır medeniyetler seviyesine ulaş(ama)mak

Bir yandan AB'ye sokulma derdindeyiz, bir yandan ülkenin iç huzurunu sağlama... Bunların yanında hükümetler ya da kişilerden bağımsız olarak bazı mekanizmaların ülkenin kendi içinde sürekli çalışması gerekir. Çağımızda da bu mekanizmaların en önemlisi bilim adına yapılan çalışmalar döngüsüdür.

Sanayi devrimini kaçırmış olmamız yüzyıllardır devam eden devletin çekirdeğinin işleyişinin de bozulmasını beraberinde getirmiştir. Bu cümleden bile bilim döngüsünün ülkeler için ne kadar önemli olduğu, hatta belki en önemli olduğu rahatça anlaşılabilir.

Devlet İstatistik Enstitüsü “Hanehalkı Bilişim Teknolojileri 2005 Kullanım Araştırması Sonuçları” diye bir değerlendirme yapmış geçtiğimiz günlerde.

Bu arada hanehalkı bireylerinin yüzde 66.84’ü mesaj gönderme/alma, yüzde 43.58’i oyun oynamak, resim/müzik indirmek, yüzde 55.77’si gazete, dergi okumak/haber indirmek, yüzde 30.71’i eğitim ile ilgili konularda bilgi aramak, yüzde 40.39’u chat sitelerini kullanmak için internet kullanıyor.


Başta şunu belirteyim, böyle yüzde oranları nasıl oluyor onu hiç anlamış değilim ben. Ama anlamış gibi yapıp sonucu değerlendirmeye çalışalım.

Anlaşılan TT'nin mp3 sitelerine çıkışları kapatmasından dolayı interneti kulanan bir kesim bir daha bilgisayarlarının başına oturmayacak. Bu tesbitte (!) 30,71 oranının (Eğitim vs) haricinde insanlarımızın interneti Bulvar gazeteleri mantığıyla kullandığı ne yazık ki aşikar.

Kullanım amacının dışına taşsa da yaklaşık 1 milyon dolar gelir getiren ve şu an ODTÜ bünyesinde bulunan Türkiye'nin alan ad tescil merkezinin .tr uzantısının tescili için Telekomünikasyon Kurumu ile saç saça baş başa rekabet (!) ediyor olması bu alanda Türkiye'e büyük bir potansiyelin olduğunu açıkça gözler önüne seriyor. Buna karşın sahip olduğumuz "potansiyellerin" tabiri caizse enerjisini bize zarar vererek kinetiğe dönüşmesinin ülkenin başına neler açtığı da gayet göz önünde.

Peki ya dünyada?
Türkiye ile dünyayı internet kullanım amacı bakımından karşılaştırırsak elde edeceğimiz sonuçlar Türkiye'de "kaliteli içerik" eksikliğinin bulunduğunu rahatlıkla görürüz. "kaliteli içerik kıtlığı" sadece internet için değil müzikten, basın yayına onlarca konu başlığının altında bir çukur gibi duruyor. İnternet'teki bozukluk sanırım aslında insanların hayatlarındaki içerik sıkıntısının sadece bir dışa vurumu. Onca insanın hayat düzenini değiştiremezsiniz elbette. Ancak eğer toplumda bir bilinç oluşursa bu bilinç ile herkes kendi seviyesini yükseltmek için uğraşacaktır. İşte bu kaliteyi, güzelliği internet ortamında yaymak cok daha kolay. Burada internetin gücü tekrar ortaya çıkıyor.

Bilgi Güçtür.

25 Kasım 2005

gök mü delindi ne??


Durmaz mı bu yağmur ?? Duramaz mı??? Eğer benim gibi yağmur aşığı bir insna bile artık görüşündeki fluluğu düzeltmek istiyorsa;bu yağmur da bir problem var demektir. Geçen cumartesiden beri ki neredeyse bir hafta demek bu; gök ağlıyor .Hadi ağlasın bir şey demiyorum zamn zaman ağlamak iyidir lakin İstanbul bu kadar suyu kaldıramaz ki süper organize belediyelerimiz ve organizasyonun güzelliğinden yararlanan müteahitlerimiz İstanbul'u öyle güzel bir hale sokmuş ki insanın yürüyesi gelmiyor .Çünkü can güvenliğiniz tehlikede yaw bir de nerde oynak taş varsa ben buluyorum kardeşim bıkıtm yaww.Neyse uzun lafın kısası bir an önce kuru günlere kavuşmak dileyiğiyle sevgili ,geyikologlar.....

19 Kasım 2005

.teknik servis macerası

Aşırı yüklenmeden midir bilinmez haftalar önce zoom x5 adsl modemciğim çalışmamaya başladı. zoom ile Türkiye'de "oluşum bilgisayar" ilgileniyormuş. Modemimi tamir ettirmek için karşı kıtaya geçmek için ne zaman ne de fırsat yoktu. İnternetsizlik başıma vurduğu bir zaman aklımıza geldi ki 21. yüzyılda herşeyi sen idare etmek zorunda değilsin. Kargo denen bir olay var. Yurtiçi kargo ya saat gündüz 11 civarı verdim modemi. İçine de "modeme elektrik gitmiyor, garanti belgesi içindedir. ilgilenilmesini rica ederim" notu ile telefon numaramı yazdım. Ben acaba garanti belgesinde mühür olmadığı için para alırlar mı, acaba ne zaman gönderirler diye düşünedururken kargo modemi daha 24saat bile olmadan sağlam bir şekilde, ayrıca benim koyduğum poşetle değil "oluşum bilgisayar" tarafından hazırlanmış içinde köpükler fln olan karizmatik bi kutuyla getirdiler. Görevlerini iyi yaptıkları için bu firmaya teşekkür ederken kendimi "normal" olanı bile belirtme dürtülerimle birlikte hayranlıkla izliyorum.

12 Kasım 2005

.bloglayamama sancısı

fransa yanıyor, tayyip yine bombalıyor, aihm şov yapıyor ama neden bunları yorumlayamıyorum.. neden çok sevdiğim bloguma neden birşeyler yazamıyorum.. çünkü ultra meşgulum.. hiç sevmesemde kardeşimin hatırına şebnem ferah forumu kurdum ve kendimede bir duvarkağıdı sitesi yaptım diğer projelerimde kendi kendine yuvarlanıyor eğer üzerimden şu miskinliği atabilsem, birde bunun üstüne mert back in town olsa zihni sinir procelerimiz hayat bulacak... ah ah nerde..